Filitin’de Zeytin Ağacı ve Kayıp Barış Kuşu Masalı

“Filitin’de Zeytin Ağacı ve Kayıp Barış Kuşu Masalı” Bir zamanlar, uzak diyarlarda Filistin adında bir ülke varmış. Bu ülke, yemyeşil tepeleri, zeytin ağaçları ve rengarenk çiçekleriyle ünlüymüş. Filistin’de, herkesin sevgi ve barış içinde yaşadığı küçük bir köy bulunuyormuş. Bu köyde, Amal adında küçük bir kız çocuğu yaşarmış. Amal, neşeli ve meraklı bir kızmış; en sevdiği şey ise babasının ona anlattığı masalları dinlemekmiş.

Bir gün Amal, babasına dönüp, “Baba, bana Filistin’in ruhunu anlatan bir masal anlatır mısın?” diye sormuş. Babası gülümsemiş ve Amal’ı kucağına alarak anlatmaya başlamış:

“Bir varmış, bir yokmuş, Filistin’in en güzel köylerinden birinde, Zeytin adında bir zeytin ağacı yaşarmış. Zeytin ağacı, köyün en eski ağacıymış ve dallarında binlerce yıllık hikayeler saklarmış. Zeytin ağacı, gölgesinde oynayan çocuklara, dallarında öten kuşlara ve ona bakarak hayaller kuran insanlara çok değer verirmiş.

Bir gün, köye Kayıp Barış Kuşu adında efsanevi bir kuş gelmiş. Bu kuşun, dünyaya barış ve huzur getireceğine inanılırmış. Ama kuş, çok yorgun ve üzgün görünüyormuş. Zeytin ağacı, Kuş’a yaklaşarak, ‘Sevgili Kuş, neden bu kadar üzgünsün?’ diye sormuş.

Kayıp Barış Kuşu iç çekerek, ‘Dünya çok büyük ve barış çok uzak görünüyor. Uçmak ve barışı bulmak için çok çabaladım ama hala bulamadım,’ demiş.

Zeytin ağacı, Kuş’a güven veren bir sesle, ‘Barışı uzaklarda aramana gerek yok. Barış, insanların yüreklerinde saklıdır. Gel, dallarımda dinlen ve kalbini dinle. Belki de barışın gerçek sırrını burada bulabilirsin,’ demiş.

Kayıp Barış Kuşu, Zeytin ağacının dallarına konmuş ve orada dinlenmeye başlamış. Zamanla, köydeki çocuklar Kuş’a hikayeler anlatmış, şarkılar söylemiş ve ona sevgi dolu kalplerini açmışlar. Kuş, yavaş yavaş insanların içindeki barışın ışığını görmeye başlamış. Anlamış ki, barış uzaklarda değil, insanların kalplerinde saklıymış.

Kayıp Barış Kuşu, Zeytin ağacına teşekkür etmiş ve yeniden kanat çırparken, ‘Artık biliyorum ki, barış her zaman kalbimizin derinliklerinde saklı. Burada, bu köyde, bu sevgide ve bu hikayelerde,’ demiş.

Amal’ın babası, masalı bitirdiğinde Amal’ın gözleri parlıyormuş. ‘Baba, biz de Zeytin ağacı gibi olabilir miyiz? Kalplerimizde barışı bulabilir miyiz?’ diye sormuş.

Babası gülümsemiş ve Amal’ı sıkıca kucaklamış. ‘Elbette, sevgili Amal. Her birimiz kalbimizde barışı bulabilir ve onu dünyaya yayabiliriz. Filistin’in ruhu da işte tam burada saklı; sevgi, dayanışma ve barış içinde yaşamaktır,’ demiş.

Amal, babasının sözlerini kalbine yazmış ve o günden sonra, köydeki tüm çocuklara bu masalı anlatmış. Böylece, Kayıp Barış Kuşu’nun hikayesi nesilden nesile aktarılmış ve Filistin’in ruhu hep canlı kalmış.”

 

 

Sevgili çocuklar umarız bu güzel masal hoşunuza gitmiştir! Siz de sevdiğiniz, beğendiğiniz masalları bize göndererek bir çok arkadaşınızın masal okumasını sağlayabilirsiniz. Hatta kendi sesiniz ile anlattığınız masallarınızı mp3 formatında kaydederek sesli masal olarak gönderebilirsiniz. Masal göndermek için aşağıdaki bannera tıklamanız yeterlidir..